“Afrika Atasözleri Seçkisi 1” Kitap Tanıtım Toplantısı

“Afrika Atasözleri Seçkisi 1” Kitap Tanıtım Toplantısı

Dünya Afrika ve Afro-Kökenli Kültür Günü vesilesiyle “Afrika Kültür Evi” uluslararası projesinin bir ürünü olarak Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Akdeniz Havzası ve Afrika Medeniyetleri Uygulama ve Araştırma Merkezi (AKAF), Edebiyat Fakültesi Mütercim- Tercümanlık Bölümü ile Çeviri ve Kültürel Çalışmalar Lisansüstü Programının Afrikalı doktorantları ile Ankara’da bulunan 39 Afrika Büyükelçi Eşleri Derneği (ASHOM) ve Yunus Emre Enstitüsü iş birliğiyle hazırlanan “Otuz Sekiz Dilde Afrika Atasözleri Seçkisi 1” Kitap Tanıtım Toplantısı yapıldı.

Emine ERDOĞAN Hanımefendi’nin teşrifleriyle düzenlenen programa AHBVÜ Rektörü Prof. Dr. Yusuf TEKİN, Afrika Büyükelçi Eşleri Derneği Başkanı Nawal BOUCHEKKİF, Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şeref ATEŞ, YTB Başkanı Abdullah EREN ve Edebiyat Fakültesi Dekanımız Prof. Dr. Suna Timur AĞILDERE katıldı.

“Türkiye olarak Afrika’ya gönül gözümüzle bakıyoruz”

Tanıtım toplantısında konuşan Emine ERDOĞAN Hanımefendi “Dünya Afrika ve Afro-Kökenli Kültür Günü” vesilesiyle toplantının gerçekleştirildiğine dikkat çekti. “Yıllar içinde Afrikalı dostlarımızla aramızdaki muhabbetin büyüdüğüne şahitlik etmek son derece heyecan verici” ifadelerini kullanan Emine ERDOĞAN, bu dostluktan doğan sinerjinin güzel projelere dönüşmesinin çok anlamlı olduğunu söyledi. Daha önce Afrika yemek kitabı yayımlandığını hatırlatan ERDOĞAN, şimdi de Afrika atasözleri kitabının sevincini yaşadıklarını dile getirdi. “2005’te hükümetimiz Afrika Açılımı başlatmıştı” diyen ERDOĞAN, o günden bu yana Türkiye’nin Afrika ile olan ilişkilerinin güçlenerek arttığını vurguladı. TİKA, Yunus Emre Enstitüsü, Maarif Vakfı, Kızılay, Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı gibi güzide kurumlarımızın kıtaya dostluk eli uzattığını aktaran ERDOĞAN, bu açılımın tarihsel kökenlere dayandığını vurguladı. “Afrika bize kapısı çalınacak bir akraba kadar yakındır” sözleriyle Afrika ile Türkiye ilişkilerinin tarihsel temellerine gönderme yapan ERDOĞAN, sözlerini şöyle sürdürdü: “Afrika’yı bir bütün olarak seviyoruz ve ne mutlu ki aynı sevgiyi baktığımız her çehrede görüyorum. Bildiğiniz gibi Cumhurbaşkanımızın hemen hemen tüm Afrika seyahatlerine ben de eşlik ettim. Bu ziyaretleri yalnızca bir refakat görevi olarak görmedim. Bilakis her seyahat benim için büyük bir heyecan vesilesi oldu. Afrika’nın zenginliğini bizzat gördüm. Her yolculuk başlı başına bir keşifti. Mesela sömürgecilik kelimesinin lügatteki anlamını bilsem de, hayattaki karşılığını bu seyahatlerde öğrendim. Tüm insanların büyük bir aile olduğunu en çok bu yolculuklarda içselleştirdim. Türkiye olarak Afrika’ya gönül gözümüzle bakıyoruz. Çok şükür ki, her gün gittikçe kuvvetlenen bu duygusal bağ, güzel projelere dönüşüyor.”

“Geçmişin birikimini günümüze taşıyan evrensel bir yol haritası sunuyor”

Prof. Dr. Yusuf TEKİN, “38 Dilde Afrika Atasözleri” başlıklı kitabın uzun ve yoğun gayretler sonucunda hazırlandığını söyledi. Kendini ifade etme gücü ya da söyleme kudretinin insana verilmiş en yüce yetenek tecellilerinden biri olduğuna işaret eden Prof. Dr. Yusuf TEKİN, “Söz ile ilga ederiz, söz ile ihya ederiz ve söz ile inşa ederiz” dedi. Prof. Dr. TEKİN, insanlık tarihiyle yaşıt olan kadim Afrika medeniyetinin zengin kültürel ve coğrafi havzası içinde hayat bulan bin beş yüz civarındaki atasözünü bir araya getiren kitabın, sözün inşa eden, ihya eden ve ilga eden gücünü ortaya koyduğuna ve geçmişin birikimini günümüze taşıyan evrensel bir yol haritası sunduğuna dikkat çekti. Egemen söyleme teslim olmayanların ötekileştirildiği ve düşman haline dönüştürülmeye çalışıldığı bir dönemin yaşandığını dile getiren TEKİN, oysa insani, medeni ve ahlaki olanın tam da böyle davranmak olduğunu savundu. “Diktatöryal bir tavırla, kendi çıkarlarını dikte eden bu egemen güçlere karşı medeniyetin ortak mücadelesini vermenin gerekliliği apaçık ortadadır” ifadelerini kullanan TEKİN, sözlerine şöyle devam etti:

“Bugün bu diktatöryal tavırlı egemen güçlere karşı “Dünya beşten büyüktür” mottosuyla karşı çıkan Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN’a insanlık adına, ahlak adına, medeniyet adına şükranlarımızı sunuyorum. Bu söz son derece önemli, son derece anlamlı, derin ve değerli bir tespiti yansıtmaktadır. Küresel sömürü düzenine yönelik büyük bir meydan okuma içermektedir. Ancak unutmamamız gerekir ki, bu sözün tek muhatabı kötücül niyet ve eylemleriyle dünyayı bozan muktedirler ve onların sahip olduğu sömürü düzeni değildir. Bu aynı zamanda daha adil daha özgür bir dünyanın inşası için dünyanın bütün mağdurlarının ve mazlumlarının adına seslendirilen ortak bir mücadelenin çağrısıdır. İnsanlık, ya bu mücadele çağrısına kulak verip kendi özgür ve asil hikâyesini yazacak ya da o güzel ve anlamlı Afrika atasözünde belirtildiği üzere ‘aslanlar kendi hikâyelerini yazmadıkça, avcıların hikâyesini dinlemek zorunda kalacak’ ve kalmaya da devam edecektir”

“2021’de Beş Afrika ülkesinde kültür merkezi açacağız”

Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şeref ATEŞ, “Kültürel hayatımız ne kadar gelişirse, insanoğlu olarak biz o kadar daha çok estetiği, iyiliği ve güzelliği dünyanın her tarafına taşıma imkânı bulacağız. Özellikle Sayın Cumhurbaşkanımızın Afrika kıtasına, Afrika ülkelerine ve her bir bireyine ne kadar önem verdiği hepinizin malumudur. Bu açıdan da 2021 yılında Cumhurbaşkanımızın talimatıyla beş yeni Afrika ülkesinde de kültür merkezi açarak, Türkiye ile Türk insanıyla Afrika insanı arasında insani ve kültürel bağları geliştirmeyi hedefliyoruz” dedi.

“Türk halkıyla Afrika halkları arasında diyalog ve iletişimin kolaylaşmasına katkıda bulunacak”

Afrika Büyükelçi Eşleri Derneği Başkanı Nawal BOUCHEKKİF , “Afrika’nın farklı kültür ve dillerinden atasözlerini bir araya getirme fikri hiç şüphesiz bir yandan Afrika halklarının kendi aralarında yakınlaşmalarını destekleyeceği gibi, öte yandan da kardeş Türk halkıyla Afrika halkları arasında diyalog ve iletişimin kolaylaşmasına katkıda bulunacaktır. Bu fikir, aynı zamanda Afrika kültüründeki zenginliğe ve çeşitliliğe dikkat çekmeye ve toplumlarımızın kimlik ve geleneklerini tanıtmaya vesile olacaktır” ifadelerini kullandı.

AHBVÜ Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Suna Timur AĞILDERE, “Söz konusu çok dilli ve bu denli geniş kapsamı ile de Dünya Afrika Çalışmaları literatüründe bir ilk olan “Afrika Ülkeleri Atasözleri Antolojisi”nin ilk cildinde yer alamayan 36 Afrika ülkesinin yerel ve ulusal dillerindeki atasözlerini,  eserin 2. ve 3. cildlerinde yine Türkçe, Fransızca, Arapça ve İngilizce karşılıkları ile yer alacak şekilde hazırlamaktayız” diye konuştu.

Yukarı